Reklam
Reklam
Reklam
Ödemiş Kent Gazetesi

GENEL GEREKÇE

Reklam

İcra ve İflas Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifim, gerekçesiyle birlikte ekte sunulmuştur.

Gereğini saygılarımla arz ederim.12/2/2021

Atila Sertel

İzmir Milletvekili

İcra dairelerinde son bir yılda dosya sayısı 1 milyonun üzerinde arttı. Sadece 2021 yılının ilk ayında günde 24 bin 650 yeni icra, iflas dosyası açıldı. Borcunu ödeyemeyen vatandaşların varlığına ise haciz yoluyla el konuluyor.

Salgın döneminde gelirsiz ve işsiz kalan milyonlarca yurttaş ucuz krediler aracılığıyla borçlandırıldı. Yaz aylarında dağıtılan düşük faizli krediler nedeniyle yurttaşın bankalara ve finans şirketlerine borcu ocak itibariyle 836 milyar liraya yükseldi. Yaklaşık bir yıldır ekonomik bunalım içerisinde olan milyonlarca kişi bu borçları döndüremiyor, böyle olunca borçlunun varlıkları icra yoluyla haczediliyor.

UYAP verilerine göre Şubat 2021 itibariyle icra ve iflas dairelerinde halen derdest olan dosya sayısı da geçen yılın aynı günündeki dosya sayısına göre 1 milyon 674 bin adet artarak 22 milyon 160 bin 776’ya çıktı.

İcra dosyalarının artmasındaki en önemli neden hayat pahalılığı ve geçim sıkıntısı olarak görülüyor. Pandemi döneminde artan fiyatlar ve çoğalan işsizlik nedeniyle çok sayıda vatandaş borcunu ödeyemez hale geldi. Yaşamlarını sürdürebilmeleri için gerekli olan elektrik ve doğalgaz faturalarını ödeyemeyen vatandaşların abonelikleri durduruldu.

Türkiye Avrupa’da en fazla asgari ücretle çalışanın bulunduğu ülke olarak görülüyor.  2021’de net asgari ücret 2 bin 826 TL oldu. Türkiye’de istihdam her geçen gün düşüyor; işsiz sayısı artıyor. İşi olanlar şanslı. Ancak sigortalı çalışan 10 kişiden 4’ü asgari ücret alıyor. Bu oran, Avrupa ülkelerinde ise oldukça düşüktür. Avrupa’da asgari ücretle çalışma oranının en yüksek olduğu ülke yüzde 41 ile açık farkla Türkiye.

Türkiye’de asgari ücretle çalışanların tam sayısı 7 yıldan beri açıklanmıyor. Asgari ücretle çalışan kişi sayısı “devlet sırrı” gibi saklanıyor. Ancak 2014 yılı bilgi ve sonraki dönemlere ilişkin bazı bilgiler mevcut. En son açıklanan resmi veri Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın 2014 yılı verileri. Buna göre Türkiye’deki kayıtlı işçilerin yüzde 41’i asgari ücretle çalışıyor.

Asgari ücretin giderek ortalama ücret haline geldiği ülkemizde bütün ücretli çalışanların yüzde 17’sine tekabül eden 3,3 milyon işçinin asgari ücretin altında bir ücretle çalıştığına işaret ediliyor.

Asgari ücretin yarısından daha az ücretle çalışan işçi sayısının ise 1 milyona yakın olduğu belirtilirken, asgari ücret ve altında bir ücretle yaşamını sürdürmek zorunda olan işçilerin sayısının 7,5 milyon civarında olduğu bildiriliyor. Bunun da bütün ücretli çalışanların yüzde 38,3’ü anlamına geldiği belirtiliyor.

Yasalarımıza göre nafaka ve SGK prim borçları dışında emekli maaşlarına emeklinin onayı olmadan haciz konulamıyor. Yine kişinin yaşamını sürdürebilmesi için gerekli olan eşyaya, taşınır, taşınmaz mallarına, çiftçi ise süt veren hayvanına, tarlasını sürdüğü tek traktörüne haciz yoluyla el konulamıyor. Hal böyle olunca ülkedeki en düşük ücret anlamına gelen asgari ücretle çalışanların maaşlarına da haciz konulmaması gerekmektedir. Aksi halde zaten asgari şartlarda yaşamlarını idame ettirmeye çalışan bu vatandaşlarımızın yaşamsal hakları ellerinden alınmış olacaktır. 

Yaşamlarını asgari şartlarda sürdüren, evini geçindirmekte zorlanan, kirasını, faturalarını ödeyemeyen milyonlarca asgari ücretli bir de haciz yoluyla açlığa sefalete mahkûm edilmemelidir.

Dolayısıyla 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 82’nci maddesinin birinci fıkrasına eklenecek bentle tıpkı emekli maaşları gibi asgari ücretle çalışanların maaşlarına haciz konulması da engellenmiş olacaktır. Sosyal devletin gereği budur.

İCRA VE İFLAS KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ

MADDE 1-9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 82 nci maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki bent eklenmiştir.

“14. Ücret gelirlerinin net asgari ücrete kadar olan kısmı”

MADDE 2- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 3- Bu Kanun hükümlerini Cumhurbaşkanı yürütür.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ