GELECEĞİ TAHMİN ETMEK
Döngüler birbirini tekrar eden olaylardır. Her sabah güneş doğar ve her akşamda batar. Biz, yarın sabah güneş doğacak” dediğimizde geleceği yüzde yüze yakın olarak tahmin ederek bilmiş oluruz. Bu geleceği tahmin yeteneğimiz olduğu için değil geçmişin gelecekte kendisini hiç durmadan tekrar etmesinden dolayıdır. Geçmişteki tekrarlar gelecekte de devam edecektir. Yine benzer şekilde her yıl bahar ayında çiçekler açtığı için ve her kış mevsiminde kar yağdığı için gelecekte de bahar mevsiminde tekrar çiçeklerin açacağını ve kış mevsiminde tekrar kar yapacağını biliriz. Bebeklerin belli bir zaman aralığında dişlerinin çıkacağını, yürüyeceklerini ve konuşacaklarını büyük bir doğrulukla tahmin edebiliriz. Bu örneklerden şu çıkarıma varmak yanlış olmayacaktır: “döngüleri bilen geleceği bilir”.
Kısa süreli gelecek tahminleri uzun süreli gelecek tahminlerinden daha isabetli olacaktır. Çünkü tahmin edilen süre uzadıkça gerçekleşmesini beklediğimiz gelecek, başka etkenlerin olaya dahil olması nedeniyle tahmini gelecekte sapmalara neden olur. Buna en iyi örnek hava durumu tahminidir. Kısa süreli tahminlerin tutma olasılığı daha yüksek iken süre uzadıkça hava tahmininin gerçekleşme olasılığı anlamlı derecede azalmaktadır. Diğer bir örnek verecek olursak mesela bu akşama ilişkin olarak bir arkadaşımızla yemek yeme planımız ve bu planımızın gerçekleşme olasılığı bir hafta bir ay hatta bir yıl sonraki yemek yeme planımıza kıyasla gerçekleşme olasılığı daha yüksektir. Çünkü süre uzadıkça başımıza iyi veya kötü ne geleceğini asla bilemeyiz. Arkadaşımızla aramıza bir küslük girebilir. Birimizden birisi uzaklara taşınabilir. Bunların dışında o gün yemek yememize engel bir hastalığa yakalanabiliriz. O gün ailemizin yanında olmamızı gerektirecek daha önemli bir durumla karşılaşabiliriz. Listeyi daha da uzatmak mümkün. O nedenle çok uzun süreli plan veya tahmin yapmak yerine kısa süreli plan veya tahmin yapmak yada uzun süreli plan ve tahminlerimizi küçük parçalara bölmek daha etkili olacaktır.
Zamanı doğal yollarla zaten küçük parçalar şeklinde algılamaktayız. Bir günü saatlere, dakikalara ve saniyelere bölüyoruz. Yılı ise aylara, haftalara ve günlere bölmekteyiz. Günleri parçalara bölmemizin sebebi günlük planlar yapmak için çok gerekli olmasındandır. Beslenme, çalışma ve dinlenme saatleri günlük planlardan başlıcalarıdır. İnançlar açısından ibadet yapmak için günü parçalara bölmek olmazsa olmazdır. İbadet saatlerini bilmek için gün döngüsünü küçük parçalara bölerek ibadet periyotları oluşturmak şarttır. Bununla birlikte yıl döngüleri özellikle tarım açısından hayati öneme sahiptir. Yıllık döngüleri mevsim ve aylar şeklinde küçük parçalara bölerek hangi mevsimin hangi ayında hangi ürünü yetiştirebileceğimiz konusunda kuvvetli bir öngörü elde ederiz. Böylelikle geleceği planlama fırsatı elde etmiş oluruz.
Her olaydan önce olaya ilişkin veriler kendilerini gösterir. Yağmur yağmadan önce havadaki nem oranı, havanın ısısı, havanın basıncı gibi veriler belli bir orana ulaşır. Bunlardan birisinin düşük diğerinin yüksek olması yağmur sonucunu doğurmayabilir. Bu verileri ve verilerin hareket yönünü bilmek bize geleceği tahmin etme fırsatı verir. Astrolog ve kahinlerde eldeki verilerden geleceğe ilişkin çıkarımlarda bulunur. Birçok kez size duymak istediklerinizi söyleselerde daha çok sizi konuşturarak size ilişkin veriler elde edip çıkarımlarında kullanırlar. Ayrıca birçok kişi için geçerli genel bilgilerden hareket ederek özele inmeye çalışırlar. Ancak en nihayetinde tahmin ettikleri bilgileri onlara siz verirsiniz.
Bilgisayar programlama yaptıysanız eğer programların çoğunun döngülerden oluştuğunu bilirsiniz. En başta kullandığınız Windows, Android ve Linux gibi işletim sistemleri birer döngüdür. Ayrıca bu ana döngülerin içinde alt döngüler ve daha alt döngüler bulunur. Döngüler hayatımızın bir parçası değil, ta kendisidir. Biz döngülerde yaşadığımız için oluşturduğumuz yapay sistemleri de aynı şekilde düşünür ve tasarlarız.
Bizim yaşamımıza isabet eden döngüler dışında yaşamımızı kapsayan daha büyük döngüler bulunmaktadır ancak ömrümüz bunları bilmemize yetmediği için elimizde bu döngülere ilişkin bilgi veya belge yoksa bunların asla farkına varamayız. O nedenle döngüleri yaşamımızdaki saat, gün ve yıllardan ibaret zannederiz. Oysaki bu döngüleri yaşamımızın bir parçası olduğu için biliriz fakat parçası olduğumuz döngüleri bilmeye ömrümüz asla yetmez.
Geleceği tahmin etme çabamız para kazanma hırsımız sonucu ortaya çıkmıştır. Matematikteki Olasılık Kuramının doğuşu bile bir kumarbazın para kazanma hırsıyla başlar. Çünkü geleceği bilmenin sonucunda para kazanmak mutlak bir sonuçtur. Döngüler ise geleceği bilmenin tek anahtarıdır.