CHP Ödemiş’ten Tarım Çalıştayı

CHP Bursa Milletvekili  ve PM Üyesi Ziraat Mühendisi Orhan Sarıbal’ın katılımlarıyla Ödemiş Belediyesi Kültürpark karşısındaki  Nikah salonunda “ Tarım Çalıştayı “buluşması geniş kapsamlı katılımla gerçekleştirildi.

Ödemiş’te yapılan etkinliğe  CHP Bursa Milletvekili PM üyesi Ziraat Mühendisi Orhan Sarıbal, CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Gençosman  Killik, Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş, Beydağ Belediye Başkanı Feridun Yılmazlar, CHP Ödemiş İlçe Başkanı Hamdi Halis, CHP Kiraz İlçe Başkanı Yücel Çetinkaya, olmak üzere, bazı mahalle muhtarları, üreticiler, çiftçiler ve partililer katıldılar.

“ÖYLE ÇOK ZOR BİR DÖNEMDEYİZ”

CHP Bursa Milletvekili ve PM Üyesi Orhan Sarıbal Ödemiş’teki Tarım Çalıştayında konuşarak “Öyle zor bir dönemdeyiz ki Rusya ve Ukrayna’dan buğday gelmezse ekmeye muhtaç olduğumuz bir dönemden geçiyoruz. Anadolu’nun her tarafında şeker pancarı yetiştirilirken şu anda marketlerde, bakkallarda ya 10 kilo ya bir paket şeker alabilirsiniz ya da şeker yok deyip tatlandırıcıya mahkum olduğumuz bir dönem yaşıyoruz. Hemen hemen Türkiye’nin birçok bölgesinde ayçiçeği üretilirken eğer Rusya’dan Ayçiçek gemileri gelmese sofralarımızda Ayçiçek yağı bulamayacak noktaya gelmişiz. Bizler bu ülkenin insanları, hep bu soruluyor kriz var mı? Kıtlık var mı? Eğer bu ülkenin insanları akşamüstü  fiyatlar düşsün diye pazarlara gidiyorlarsa ya da kasaba gittiklerinde 1 kilo yerine 300 gram et alıyorlarsa 90 milyon insanın yaşadığı bu topraklarda 1 milyondan fazla insan gece yatağa aç giriyorsa bu ülkede kriz var, bu ülkede gıda krizi derinleşiyor, bu ülkede kıtlık var. Yarın paranız da olsa  gıdaya ulaşamayacağınız günler olacak.”

“İNSANLARA BUNDAN 20 YIL ÖNCE SİZ BUĞDAYI İTHAL EDECEKSİNİZ VE DÜNYADA REKOR KIRACAKSINIZ“

“Biz bu gerçekleri konuşurken şu bunu yaptı iktidar şunu yaptı demekten daha çok ileriye gitmek zorundayız. Bu gerçeği benim söyleyip söylemem önemli değil toplumun ne yaşadığı önemlidir. İnsanlara bundan 20 yıl önce siz buğday ithal edeceksiniz ve dünyada rekor kıracaksınız, en fazla buğday ithal eden ülke olacaksınız deselerdi kim inanırdı? Hiçbirimiz inanmazdık çünkü büyük önder silah arkadaşları kendi kendine yeten, tarımla ayağa kalkan 36 şeker fabrikası, 34 yem fabrikası, 40’ın üzerinde et ve balık kurumu, Marmarabirlik, Çukobirlik, tarım kredi kooperatifleri, toprak mahsulleri ofisi şu andaki Et ve Süt Kurumu gibi bir çok kurumla devlet köylü işbirliğiyle toplumun kalkındığı, ekonomik refahın sağlandığı hatta ülke sanayisinin 40’lı yıllara baktığımızda tarıma dayalı olduğu bir ülke devraldık. Bu ülkede kimse ne yurt dışındaki ayçiçek yağına muhtaçtı, ne ekmeğe muhtaçtı. Bugünkü teknolojiyle bugünkü imkanlarla bugün yaşadığımız gıda krizini dışa bağımlılığı hiçbir şekilde hak etmedik. Peki sorun nedir? sorunun adı bellidir, “

“BİR ÜLKEDE TARIMA HANGİ GÖZLE BAKIYORSUNUZ?“

“Bir ülkede tarıma hangi gözle bakıyorsunuz? Tarıma ne için bakıyorsunuz? Tarım size ne ifade ediyor? Çiftçi ne ifade ediyor? Bakın bir Covid19 yaşadık, bu pandemi döneminde bütün dünya şöyle bir davranış içerisinde oldu. Örneğin Fransa devlet başkanı şunu söyledi, “Siz ülkenin değerli çiftçileri bu gün soframızda ekmeğimiz var ise çocuklarımızın bu akşam karnı doyduysa bunlar sizin sayenizdedir o yüzden sizleri şükranla karşılıyoruz, teşekkür ediyoruz. Sizler bizim en kıymetli insanlarımızsınız o yüzden bütün imkanlarımızı kullanarak bütçeden en yüksek kaynakları ayırarak sizi destekleyeceğiz yeter ki siz üretin yeter ki üretim çabasında olun” dedi.

Rusya ise ‘bir yıl boyunca hiçbir tarım girdisinin fiyatı artmayacak’ dedi. Biz ne yaptık IBAN numarası gönderdik değeli halkım biraz para yatırın paraya ihtiyacımız var dedik. Aramızdaki fark bu değerli arkadaşlar. Ben de sizin gibi bir çiftçiyim 2002 yılında 1 kilo santimarya armudu sattığımda ben 1 litre mazot alıyordum. Bugünün koşullarında o 1 kilo mazotu alabilmek için 6 kilo santimarya armudu satmam gerekiyor. En az etkilenen sektör üzerinden konuşuyorum. 2002 yılında 1 dolar 1,2 lira idi. Şu anda 1 dolar 15 lira. Hiçbir şey yapmasanız da olduğunuz yerde dursanız Türk Liranız tam 12 kat değer kaybetmiş. Bugün girdilerde dışarıya bağımlı olmamız nedeniyle paranızda değer kadar düştüğü için adeta Avrupa’da hapşurma olursa biz kanser oluyoruz. Dedi.

“AĞIR FATURA DAHA DA AĞIRLAŞARAK ÜZERİMİZE ÇÖKÜYOR”

“Bir ülkede para politikaları en belirleyici faktördür. Yani istikrar faiz, döviz enflasyon bunların dengeli gitmesi gerekir. Bu hayvancılık böyle gitmez ne yapmamız gerekiyor? Yem fiyatlarını nasıl çözeriz? Bu hayvancılık böyle gitmez. Kısa vadede yemi desteklemekten başka çaremiz yok kim olursa olsun, son bir yılda süte zam istediniz haklısınız çünkü besici zarar ediyordu. Süt üreticisi zarar ediyordu ama başka bir şey vardı unutmamamız gereken ama biz unuttuk. Süte zam yaptığımızda, ete zam yaptığımızda yoksul kesimi unuttuk. Bizim sütümüze, bizim etimize zam geldiğinde şehirdeki insanlar, tüketiciler onların da büyük bir zamla tüketmek zorunda olduklarını da görmeliydik. Son bir yılda 110 milyon litre süt içme üstü azalmış nüfus mu azaldı? Hayır. Doğum oranı mı azaldı? Hayır. Ülkede göç mü oldu? Hayır. Peki problem neydi? İnsanların gelir düzeyi düştüğü için insanlar artık içme sütü alamayacak duruma geldiler. Büyükşehirler, parti ayırmıyorum hangi parti olursa olsun; büyükşehirler, ilçe belediye bakanları süt dağıtmasınlar. Bu ülkede yüz binlerce çocuk süte ulaşamayacak durumda. Dolayısıyla bunu iki taraflı düşünmemiz gerekirdi. Kısa ya da uzun vadede yem sorunu çözersek süt sorununu da et sorununu da çözeceğiz çünkü mera yoksa ot yok, ot yoksa et yok, ot yoksa süt yok bunu çok net bir şekilde söylemek zorundayız.

Bir önemli konuda mazot. Biz daha önce şunu söyledik” dedi.

“ÖTV ve KDV’Yİ KALDIRDIĞINIZDA MAZOTUN FİYATI YARI  YARIYA DÜŞÜYOR”

Milletvekili Sarıbal Mazotun üzerindeki ÖTV kaldırılsın. O zamanlar biraz daha iyi bu işler ÖTV’yi ve KDV’yi kaldırdığınızda mazotun fiyatı yarı fiyatına düşüyordu “ Diyen Sarıbal “. Hatta yarısından daha aza düşüyordu. Şu anda mazotun üzerindeki ÖTV ve KDV’yi kaldırsanız bile 16-17 liraya mal olur. Bugüne kadar tarımsal kredilerden alınmış ana paraların üzerindeki bütün faizleri sileceğiz. Geriye kalan ana borçları da çiftçinin gelirine göre 3 yıl, 5 yıl, 10 yıl olmak üzere yapılandıracağız. Bir taraftan çiftçiye para kazandıracağız bir taraftan da çiftçinin borç ödemesini sağlayacağız. Kısaca çiftçi yoksa ekmek yok. Çiftçi yoksa üretim yok. Çiftçi yoksa sofrada ekmek yok. Çiftçi yoksa manavda, bakkalda, kasapta, markette gıda yok. Biz çiftçiyi ayakların üzerine çıkaran onurlu yaşamasını sağlayan ona para kazandıran bir mekanizmayı kurmak zorundayız. Bu mekanizmayı da kimse kusura bakmasın şirketler kurmaz, tüccarlar kurmaz, yabancı ülkeler kurmaz. Bunu bu ülkeye borcu olan bu ülkeye sorumluluğu olan bu ülkeyi atalarından emanet alan bu ülkeyi seven bu ülkenin suyuna toprağına sorumluluğu olan yurtssever, halkçı, siyasetçiler yapar. Bunu siz çocuklarını bu topraklarda büyüten yetiştiren, okutan bu ülkeyi seven insanlar yapar. Bunu siz ve biz birlikte yapacağız. Mutlu çiftçi onurlu insan hikayesini kuracağız” Dedi.

CHP ilçe Başkanı Hamdi Halis konuşmasında “ilçemizde önderimiz  Mustafa Kemal Atatürk’ün gençliğe hitabesine uygun bir akşam yaşıyoruz. Gıdada kendi kendine yeten bir ülke iken şu anda aklımıza gelmeyen olayları yaşıyoruz. Özellikle Küçükmenderes ovası bir yılda üç mahsul yetiştiren üretici şu anda son derece tehlikede hissediyorGirdi maliyetlerindeki fahiş fiyatlar artışlar üreticinin çaresizliği ve son günlerde yaşanan bu fahiş zamlar üreticimizi son derece mağdur etmiştir. İthalata dayalı politikanın bedelini hep bereber ağır bir şekilde ödüyoruz. Dünyanın en verimli üç ovasından birinde yaşıyoruz. Ama  Ne yazık ki, o zenginliği biz kendi içimizde hissedemiyoruz. Üreticimiz şu anda üretimini bitirme noktalama durumunda bu çaresizlik çok kötü bu yakın gelecekte hepimizi tehtit eden bir gıda krizini peşinden getirecektir.  Bu  Tarım Çalıştayına   özellikle gençlerimizin sahip çıkması ve tarım ve hayvancılık konusundaki politikaları öğrenmesi  katkı koyması adına bu çalışmayı son derece olumlu buluyoruz” dedi.

Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş tarım çalıştayında konuşmasında “Genel başkanımızın isteği üzerinde Türkiye’de belki de, ilk geniş kapsamlı tarım, yine Büyük Şehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer miting düzenlenmişti sonrasında başka bir tarım mümkün başka bir yol bulmalıyız. Bizler parti gözetmek sizin tüm tarım üreticisini kucaklamak zorundayız. Artan mazot fiyatları, artan elektrik fiyatları hiçbir siyasi parti gözetmeden  herkesi kapsıyorsa  bu konular içinde hiçbir ayrım yapılmamalıdır” dedi.

Küçük Menderes Ovasında tarım ve hayvancılığın önemli olduğunu ancak girdi maliyetlerinin yüksek olması nedeniyle üretici  ve çiftçilerin zor günler yaşadığını belirten Beydağ Belediye Başkanı  Ferudun Yılmazlar “Beydağ Belediyesi olarak  Büyükşehir’in de desteği ile üretici ve çiftçimize katkı yapacak projelerle elimizden geldiği kadar desteğimizi sürdürüyoruz” Dedi.

CHP  Gençlik Kolları Genel Başkanı  Gençosman Killlik  Ödemiş’te yaptığı konuşmasında “Gençlik Türkiye’nin dört bir  yanında tarında gençlik buluşmaları düzenleniyor Özellikle Diyarbakır’da ve sonrasında İstanbul’da yapılan programlarda çok ciddi güzel işler ortaya çıktı. Ödemiş gibi Türkiye de tarımın en önemli bölgesinde  genç arkadaşlarımız çok mutsuz tıpkı Türkiye’nin dört bir yanındaki gençler gibi birincisi ürettiği hiçbir malın Türkiye de kıymeti yok. İktidarın yanlış politikaları  çiftçiye tarımda yaptığı eksik uygulamalar  Türkiye’nin kendine yeten nadir  ülke unvanını geriye götüren anlamsız uygulamalar sebebiyle bugün gençler başka işlere yönelip çalışmak zorunda kalıyorlar. Bunu düzeltmek için önce Cumhuriyet Halk Partisini iktidar yapmak gerekiyor.Kenidisinden olanı  değil tüm Türkiye’nin menfaatlerini düşünen bir Türkiye yapmak gerekiyor  onun için hep beraber  CHP’yi  iktidar yapacağız” dedi.

Ödemiş Belediye Nikâh salonunda  yapılan tarım çalıştayı buluşmasında daha sonra soru  cevap şeklinde program devam etti.

Haber : Turgay Konuralp