Üretimi konusunda aklınıza takılan tüm soruları, gerekli olan iklim şartlarını, sulama ve gübreleme gibi detayları, hasat ve verimlilik gibi süreçleri sizler için bir araya getirdik. Öncelikli olarak Bakla ortalama olarak 120 – 200 günlük nispeten uzun sayılabilecek bir büyüme dönemine sahip olsa da Fasulye, Börülce ve Bezelye gibi bitkilere göre biraz daha soğuk havalara dayanıklı bir bitki türüdür. Bu noktadan bakıldığında da Bakla Üretimi ülkemizde neredeyse tüm bölgelerde rahatlıkla yapılabilecek ve başarılı bir verim elde edilebilecek durumdadır. Ancak yine de alt kısımda sizlerle paylaşacağımız İklim Koşulları ve Ekim Koşulları gibi detaylara dikkat etmenizi öneririz.Bakla Yetiştiriciliği yapacak olan çiftçilerin büyüme dönemi, yani 120 – 200 gün arası boyunca düzenli ve bol yağış alan yerlerde veyahut sulama yapılabilecek noktalarda bakla ekimi yapmaları önemli bir detaydır. Bakla iklim bazında bakıldığında yağışlı ve rutubetli iklimleri sevmekte ve verimlilik bu bölgelerde üst düzeye çıkmaktadır. Taze bakla üretimi genellikle kış ve ilkbahar döneminde yapıldığından bu tarz bir üretim yapacak olanların da kurak ve soğuk iklime sahip noktalarda üretim yapmaması gerekecektir. Bakla tohumlarının ekimden sonra çimlenerek toprak yüzeyine çıkması ile başlayan süreçte havanın -4 veya -6 °C’nin altına inmemesi gerekmektedir. -10 °C’den daha düşük sıcaklıklarda bakla çimleri ölürler ve yetiştirme işlemi başarısızlıkla sonuçlanır. Çimlenme döneminde yaşanacak olan aşırı yağış ya da sulama ile kuraklık gibi durumlar bakla üretiminde verimliliği düşüren sebepler arasında sayılabilir. Deniz havası adını verdiğimiz hava yapısı bakla üretimi açısından en ideal hava şartı olarak ele alınmaktadır. Bakla yapı olarak uzun gün bitkisi olarak ele alınabilir. Kısa günlerin yaşandığı bir dönemde yeşil bölgeler iyi gelişir. Ancak generatif gelişme için günlük ışık alma süresinin 12 saat ve üstünde olması gerekmektedir. Bakla derin, geçirgen, organik madde bakımından zengin ve su tutma kapasitesi yüksek killi topraklarda en iyi verimlilik oranlarına ulaşmaktadır. Toprak yapısı pH değeri açısından 7 ile 7.5 arasında olmalı ve verimli bir üretim için de toprağın nötr veya hafif alkali olduğu zamanlar tercih edilmelidir. Asitli topraklarda bitkinin büyümesi oldukça yavaş olacaktır ve buna bağlı olarak da verim düşecektir. Bu tip asit yapıdaki topraklarda nodozite bakterilerinin bitki köklerini ziyareti ve nodozite meydana getirme oranı çok düşük seviyelerde olmaktadır. Bitkinin toprağa ekilmesi ile başlayan ve hasat sürecine kadar giden dönemde Yetiştirilme Süreçleri aşağıdaki gibi olmalıdır. Kışlık ekim yapılacak olması durumunda anızdan sonra tarla sürülerek ekim için hazır hale getirilir. Yazlık ekim yapılacak olması durumunda anız bozumundan sonra toprak derince sürülür ve beklemeye bırakılır. İlkbaharda ise tohum ekiminden hemen önce sürülerek ekime hazırlanır. Bitki derin bir ekim süreci istediği için toprağın derince işlenmiş olması ve yabani, otlardan da arındırılmış olması gerekmektedir. Tohum ekimi kış aylarında ekime uygun bölgelerde Ekim ve Kasım aylarında başlamak üzere ilkbahara kadar devam ettirilebilir. Ülkemizde genellikle ilk turfanda ürünler nispeten daha ılık kış şartlarına sahip olan Akdeniz ve Ege Bölgelerinde, deniz iklimine yakın olan yetiştirme bölgelerinde Ekim ayı ortalarında başlayarak kasım ayı sonuna kadar yapılan ekimler neticesinde üretilmektedir. Orta Anadolu gibi nispeten kış aylarının soğuk geçtiği bölgelerde ise ekim işlemlerinin Mart – Nisan aylarında yapılması, Doğu Anadolu gibi geç don olayların yaşandığı bölgelerde ise Mayıs ayında ekilmesi doğru olacaktır. Bu aylarda yapılan ekimler ise yazlık Üretim olarak ele alınacaktır. Tohum ekimi 3 farklı yol ile yapılabilmektedir. Bu ekim yöntemi hem birim alana çok fazla tohum ekimi yapılması ve ekim maliyetlerini arttırması hem de bakım işlerinin zor olması sebebiyle pek tercih edilmemektedir. Bu ekim ile yapılan tohumlama sisteminde çimlenme oldukça düzensizdir. Daha çok küçük işletmeler tarafından tercih edilen bir ekim türüdür. Sıra üzeri 30 – 50 cm aralıklarla açılan ocaklara 2-3 adet tohum bırakılarak üstü toprakla kapatılarak bastırılır. Büyük üretim yapan birimler için bu işlem oldukça uzun ve zahmetli bir yöntemdir. Daha büyük alanlarda yapılan, çeşidin gelişme ve dallanma kuvvetine, yapılacak olan sulama şekline, çapa işlerinin el veya makine ile yapılmasına göre 40 ila 70 cm sıra aralıklarına sahip olarak yapılan bir ekim türüdür. Bakla tohumlarının çimlenmesi için fazla su istemelerinden dolayı ekim derinliğinin yüksek olması gerekecektir. Ekim derinliği ise tohumun iriliğine ve toprak yapısına göre değişiklik göstermektedir. İri tohumlu baklaların ekim derinliği 7-8 cm, Küçük tohumlu baklaların ise ekim derinliği 5-6 cm olmalıdır. Ağır topraklardaki ekim derinliği 5-6cm, Hafif Bünyeli Topraklarda ise ekim derinliği 8 – 10 cm arası olmalıdır. Ülkemizden kullanılan bir başka ekim şekli ise pulluk ile açılan çizgilere pulluğun arkasında yürüyen bir işçi tarafından tohumların eşit aralıklarla bırakılması şeklindedir. Bu sistemde pulluk geri dönüşü sırasında bu çizgilerin üstünü kapatarak ekim sürecini sonlandırır. Bu ekim şeklinde pulluğun çok fazla derine inmesi veya çok yüzeysel bir çizgi çizmesi çimlenmenin meydana gelmemesine sebep olabilir. Bitkinin üretimi için hazırlanmış tavlı topraklara ekilen bakla tohumları 10-15 gün içerisinde çimlenerek toprak yüzeyinde görülebilir hale gelirler. Çimlenme sonrasında ortalama olarak 8 – 10 cm boyuna ulaşan bakla bitkisi için ilk çapalama işlemi yapılarak bitkilerin boğazları doldurulur. Çiçek açmadan önce ikinci çapalama işlemi de yapılarak toprak kabartılır, kaymak tabakası kırılır ve yabani otlar bahçeden temizlenir. Çiçeklenme döneminde ise çapalama yapılmaz. Bu dönemde çapalama işlemi yapılırsa çiçeklerde dökülme görülebilir. Bitkinin gelişme sürecinde eğer havalar kurak geçiyorsa bu durumda çimlenmeden önce bir kez sulama yapılması gerekmektedir.ekilen sebze bağladıktan sonra ise belirli aralıklarla sulama işlemi yapılabilir. Özellikle ilkbahar döneminde eğer hava koşulları yağışlı ve nemli değilse düzenli ve devamlı sulama verimin artması adına önemlidir
Bitkinin kaliteli ve yüksek verime sahip olmasını sağlayabilmek adına başlangıçta bitki nodozitelerini oluşturuncaya kadar az bir azotlu gübrelemeye ihtiyaç vardır. Bu dönemde dekar başına 8-10 kg azotlu gübre yeterli gelecektir.Hasat dönemi Taze Bakla, Taze İç Bakla veya Kuru Bakla (Dane) şeklindeki değerlendirme süreçlerine göre değişkenlik göstermektedir.Taze Bakla elde etmek istemeniz durumunda hasat işlemi meyveler ekimi yapılan bakla çeşidinin normal iriliğinin 1/3 veya en fazla ½ sine ulaştıklarında kademeli olarak ve elle olacak şekilde yapılır.Turfanda olarak hasat edilecek olan baklaların boylarının 5 – 7 cm arasında olması yeterlidir. Bu dönemde hasat edilen bakla temel olarak kilogram bazında hafif gelmesine rağmen fiyat noktasında yüksek rakamlara satılmaktadır. Hasat edilen baklaların boyutları büyüdükçe bakla fiyatları da kademeli olarak düşecektir.Belirli bir zaman sonrasında ise baklaların içerisinde bulunan daneler sertleşir. Bu sürecin akabinde ise baklanın dış kabuğu da sertleşir. Bu süreç sonunda baklanın Taze bakla olma özelliği yok olur. Bu tip olanlar İç Bakla olarak değerlendirilirler. Taze hasat yapılırken bakla bitkisinin toplanması gelişi güzel koparmak sureti ile yapılmamalıdır. Bakla hasadı ciddi anlamda nazik bir iştir. Hasat sırasında oldukça nazik olan dallar çok kolay bir şekilde kopabilmektedir. Bu sebeple de hasat işlemi yapılacak olan baklalar elle tutulup aşağıya doğru hafifçe sıyrılarak gövdeden ayrılmalıdır. Aksi takdirde birbirlerine uzunca süre temas eden baklalar hızlı bir şekilde siyahlaşarak pazardaki değerini kaybedecektir.Taze İç Bakla olarak değerlendirilecek baklaların hasat işlemleri içlerindeki tohumların biraz daha gelişmesi için biraz daha geç yapılır. Ancak burada tohumların sertleşmesine mahal verilmeden hasat işlemlerinin gerçekleşmesi gerçekleştirilmelidir. Taze olarak tüketildiğinden saklanması veya depolanması söz konusu olmayacaktır. Ürünün fazla olduğu dönemlerde saklanması mümkün olmadığı için tezgâhlardaki ürünler daha düşük fiyata alıcı bulmaya başlayacaktır.Üretimin fazla olduğu dönemlerde baklalar daha geç zamanlarda hasat edilerek Taze İç Bakla veya Kuru Dane olarak değerlendirilebilir. Bu sayede zarar edilmemiş olunur. Ekim zamanı, ekilen ürünün çeşitliliği, hasat zamanı ve değerlendirme şekline bağlı olarak dekar başına elde edilen verimlilik rakamları da değişkenlik gösterecektir.