SAĞLIK VE ZİNDELİK İÇİN BİSİKLET
Günümüzde, bir çok araçların yanında özellikle Çin ülkesinde daha çok talep gören bisikletin insanların spor yapmasında ne kadar faydalı olduğundan sizlere bahsetmek istiyorum. Çin de yaygın ancak son yıllarda özellikle bisikletin insana bir hayli stres attırdığını sizlerle paylaşmak istiyorum.
Genel olarak bisiklet ve sağlığın ilişkisini araştıran çalışmada herkesin temelde bildiği, bisikletin insan sağlığına çok olumlu etkisinin olduğu gerçeği bir kere daha bilimsel olarak gözler önüne serildi. Yaklaşık 7000 farklı kaynaktan faydalanılan çalışmada bütün dünyadaki tıbbi araştırmaların sonuçlarını kapsayan Medline veri bankasından da faydalanılmış.
Her şeyden önce çalışmanın önemli üç bölümünden başlamak lazım. Bunlar sırasıylaBisiklet sporunun sağlık açısından olumsuz unsurları etkilemesi,Bisiklet sporunun insan organizmasına etkileri,Genel olarak bisiklet sporunun sağlığa etkisi,Bisiklet sporunun sağlık açısından olumsuz unsurları etkilemesi, malumu ilam kabilinden tekrar edelim, bisiklet sporu insanin sağlığına çok çeşitli olumlu etkileri olan bir spor. Bu bölümün konusu bisikletin en önemli hastalıklar, zayıflıklar, sağlık sorunlarına olan etkisi. Araştırmada ön planda örnek ülke olarak haliyle Almanya kullanılmış, yalnız sonuçların Türkiye açısından yorumu da kolayca çıkarılabiliyor.
Vücut ağırlığında en yaygın kullanılan ölçü „Body Mass Index“ (BMI). Vücut ağırlığının boyun karesine bölünmesiyle bulunan BMI’nin elbette belirli sporlarla ilgisi olmasa da sıradan bir insan için genel geçer değerleri var. Bunları aşağıdaki çizelgede görmek mümkün. Avrupa Birliği çapında yapılan araştırmalar halkın %6-7’sinin adipositas, yani aşırı şişmanlıktan mustarip olduğunu ortaya koyuyor. Elbette aşırı şişmanlığın en önemli olumsuz yanlarından biri fizyolojik sorunlar ve bununla bağlantılı olarak düşen yaşam kalitesi.Sıklıkla aşırı şişmanlığa yol açan nedenler günlük yasamda yapılan ufak değişmeler ile bertaraf edilebiliyorlar. Düzenli spor yapmak ve dengeli beslenme aşırı şişmanlıktan mustarip hemen herkeste etkili oluyor. Bunun yanında yüksek kolesterin gibi olumsuz etkiler ortadan kalkıyor, vücuttan alınan verim artıyor.
Özellikle vücut ağırlığının %70’inin sele de taşındığı bisiklet sporu bu hedef grup için vücut performansını arttırmak, metabolizmayı hızlandırmak için çok uygun. Örneğin koşu esnasında vücut ağırlığının 2-3 kati eklemler tarafından taşınıyor, ki bu durum aşırı kilolu biri için son derece büyük bir dert. Dolayısıyla aşırı kilolular için, sadece ağırlık kapsamında baktığımız zaman saatte yoğunluğa göre 600-800kCal yakılan bisikletin son derece faydalı ve uygun bir spor olduğunu görüyoruz.
Psikolojik sorunlar ve stres pek çok hastalık için uygun bir zemin oluşturuyor. Araştırmalarda ruhi sorunlar ön plana çıkıyor. Spor ve düzenli hareket ile bu tarz sağlığı olumsuz etkileyen unsurlar ortadan kaldırılabiliyor. Spor hormon dengesine olumlu etkide bulunuyor, bu sayede insanin ruhi hali düzeliyor. Spor kısmen bunalımda olanların aldıkları antidepresan tabir edilen ilaçların yaptığını yapıyor. Araştırmalarda düzenli spor yapmaya başlayan insanların korku ve bunalımlarından kurtuldukları ve kullandıkları ilaçları azalttıkları gözlenmiş.Bisiklete binmek düzenli, ritmik hareketleri nedeniyle insani rahatlatıyor, bütün fiziki ve ruhi unsurların uyum içinde çalışmasını sağlıyor, stresten kurtulmaya önayak oluyor. Özellikle uzun süreli mukavemet sporlarında, ki bisiklet de bunlara dahil, 30-40 dakika sonra endorfin salgılamaya başlıyoruz. Bu hormonlar bunalıma ve diğer psikolojik sorunlara iyi geliyorlar, insanları rahatlatıyorlar.Kalp hastalıkları gelişen ülkelerde erken ölümler ve hastane ziyaretlerinde en önemli rolü oynuyor. Almanya’da her yıl 150.000 kişi kalp yetmezliğinden ölüyor. Bu ölümlerin pek çoğunda kalbin işlevi arteriosklerose (damar iç duvarlarının hasar görmesi) ya da kalp odacıklarının çalışma bozukluğu nedeniyle zayıf düşmüş oluyor. araştırmalar spor ve hareketin kalp krizini ve diğer kalp hastalıklarını önlemekte önemli bir yer tuttuğunu gösteriyorlar.
Son yıllarda kalp hastalıklarındaki tedavi yöntemlerinde de değişme yaşanıyor. Geçtiğimiz yıllara kadar tamamen yatak istirahati önerilirken bugün hafif bir fiziksel aktivite terapinin parçası olmuş durumda. Bu aktiviteler arasında özellikle bisiklet kullanımı var. Bisiklet sayesinde en önemli kalp işlevlerinin yani sıra (nabız ve hacim) kan deveranı da olumlu etkileniyor. Sonuçta çok daha ekonomik çalışan ve daha az yorulan bir kalp çıkıyor ortaya. Kalp krizlerine yol açan bütün etkenler geriliyorlar, düzenli fiziksel aktivite ile kalp krizi riski %50 düşüyor. Kalp hastalıklarına karşı en uygun seviye olarak haftada bisiklet veya başka sporlar ile 2000kCal yakımı belirlenmiş.