Reklam
Reklam
Reklam
Ödemiş Kent Gazetesi

OLMASIN KARDEŞİM OL-MA-SIN

AYHAN DAYAN

AYHAN DAYAN

Nedir bu pazar yerlerindeki manavların milletin cebindeki fazla paraya göz dikmişliği, anlaşılır gibi değil. 10 Liralık olsun mu, 20 Liralık olsun mu? Olmasın kardeşim, ol-ma-sııın. Bana hiç sorma, olmasın işte, olmasın!

Gerçi değeri düşünce biraz geride kaldı ama 5liralık olsun mu, 10 liralık olsun mu?

Olmasın kardeşim, ol-ma-sın.

Abi, 20 liralık olsun mu?

Olmasın kardeşim. Ol-ma-sın.

Ne geldi o olsun. Pazarcı için fazlasıyla gerekeceği apaçık belli. Yanında bol miktarda metal para bulundur.

Şu yuvarlamayı ilkokul ve ortaokuldaki matematik derslerinde öğrenemeyenler nedense pazarcı olunca çarçabuk kavramışlar. Nedense onu da hep yükseltmeli yuvarlama olarak öğrenmişler, hep yukarıya yuvarlama yani sizin anlayacağınız.

Hayat pahalı.

Hele son bir yıldır hepsinde de pahalı…

Enflasyon uçmuş.

Paranın alım gücü yok.

Cepteki 100 TL’nin alım gücü 10 ya da 20 TL belki ya var ya yok.

Yalan değil, dar gelirliler, zor durumdakiler, hele hele nasıl geçindiklerine şaşılacak büyük şehirlerde yaşayan vatandaşlar gramla, hatta taneyle alıyor sebzeyi. Hayatın asıl gerçeği işte tam da bu.

Son olarak domates alıyorum. Kilosu 6 TL yazıyor. 2 kg alacağım ve parasını da hazır ettim. 12 TL elimde… Satıcı henüz tartmadan biliyorum ya “Abi 15 liralık olsun mu?” diyeceğini, diyor da… O henüz ağzından çıkarır çıkarmaz yapıştırıyorum: “Olmasın.”

O sırada iki lira bozuk para olmamış olsa 10 liralık olsun diyeceğim. Bu da konuya ilişkin benim çözümüm. 

Şu 5 liralık olsun mu… Gerçi şu sıra iyiden iyiye 5 liranın değeri kalmadı da 10 liralık olsun mu, 20 liralık olsun mu diye soranlara ‘olmasın’ dedim ve nedenini açıkladım. Diyelim ki senin gibi beş yerden alışveriş yaptım. Hepinizden 3 liram arttı, toplam 15 TL yapar, işte bu 15 TL ile ben başka bir ürün alabileceğim paraya sahip oluyorum, bilmem anlatabildim mi? Hesap bu kadar net. Alımların, yaşamın bu kadar zorlaştığı bir ortamda insanlar doğal olarak küçük hesap kitap yapmak zorunda.

Sen bana kendince uyanıklık yapıp çok satmak derdindesin ya ben de zevkine alışveriş yapmıyorum ki cebimdeki har vurup harman savurayım.

Soruyorum şimdi olsun da peki hep niye üstten yuvarlama olsun, birazdan alttan yuvarlasak diyorum. Örneğin bir meyvenin kilosu -gerçi yok da- 7 lira ise ben niye 10 liralık alayım, sen bana o zaman 5 liralık ver. Aynı şey. Bu milletin fazla fazla bir şey alıp da tüketecek alım gücü mü kalmış? Pek çok insan zorunlu gereksinimler dışında giderini hepten kıstı, kısmak zorunda kaldı. Şimdi bu bağlamda durduk yerde 10 liralık olsun mu, 20 liralık olsun mu diye alışveriş miktarını hep yukarıya yuvarlamanın bir anlamı var mı?

Ben pazardan bana gerektiği kadar alıyorum. Niçin yukarıya fazla fazla yuvarlanmış biçimiyle alış veriş yapayım ki. 10 liralık da olmasın, 20 liralık da olmasın. Bana gerektiği kadar neyi ne kadar istiyorsam o kadar olsun.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ