Okulumun mezunu genç meslektaşlarım Simge Akcan ve Mehmet Ebiçli “Nerede o eski fuarlar” dan yola çıkarak, bu yıl 87. si düzenlenecek Uluslararası İzmir Fuar ‘nın tarihine ışık tutacak belgeselini hazırlıyor.
Tabiki bana da 1973 yılından beri hiç kaçırmadığım fuarın kültür , sanat ve magazin ağırlıklı anılarını anlatarak destek olmak kaldı.Bugün o yıllarda fuara gelen tüm sanatçıların stüdyo fotoğraflarını çeken ustam Zeki Pordoğan’la birlikte gittim çekimlere.İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin AyavuklaKlisesi içinde yer alan Basın Müzesi’nde gerçekleşen çekimlerde, o yıllarda fuardaki gazinoları, sahne alan sanatçıları, gazino patronlarını, kulis arkalarında yaşananları konuştuk detaylıca, bol bol da dedikodu yaptık magazin ağzıyla.Teşekkürler genç meslektaşlarım Yolunuz açık olsun, çalışmalarınızda birikimim ve tecrübelerimle hep yanınızda olduğumu bilin olur mu?
Sevgili Dostlar gün ortasından merhaba…
Kitesurf Cenneti Gökova’dayım. Biliyorsunuz Gökoava Sahili 3 Km uzunluğu ile dünyanın en uzun plajlarından biri. Sakar geçidinden aşağıya doğru indiğinizde muhteşem manzarası ile karşınıza çıkıyor. Dahası günün her saati sahili kaplayan gökyüzü rengarenk paraşütlerle dolu.
Cennet Köşe Akyaka’da (Gökova) neden bukadar revaçta derseniz, kumsalı 3 km uzunluğundadır ve deniz 150 m genişliğindeki alanda en fazla 50 cm derinleşir. Hiç taşsız ince kumlu zemini de eklersek, neden kitesurfçülerin için cennet bir yer olduğu anlaşılır sanırız.Kitesurfing; temel işleyişi yamaç paraşütüyle aynı olan, kite (uçurtma) ekipmanı ile rüzgarın gücünü kullanarak sörf tahtası üzerinde denge kurmaya dayalı bir spordur. Profesyonel eğitim alabileceğiniz özel okulları ve kursları bulunan kitesurfing, amatörler için uygun ve hızlı öğrenilebilen bir spordur.
Denizde rüzgar gibi kayarcasına ilerleyen, zaman zaman gökyüzüne yükselip taklalar atan Kitesurfçüleri izlemek ve onları fotoğraflamak gerçekten muhteşem.
Herzaman olduğu gibi bu güzellikleri sizlerle de paylaşmak istedim. Umarım beğenirsiniz…
İzmir Büyükşehir Belediyesi şirketlerinden İzDoğa’nın kurduğu Şaşal Su Fabrikası’nın açılışı için geri sayım sürüyor. Deneme dolumlarının başladığı su fabrikası çok yakında Saşal Su’yu yeniden Türkiye ile buluşturacak. Başkan Tunç Soyer, Şaşal’ın İzmir’e geri döndüğünü belirterek “Şaşal suyu 100 yıllık bir Cumhuriyet projesidir. Bu ekonomik krizde İzmir’den yükselen bir kale daha dikiyoruz” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi şirketlerinden İzDoğa’nın kurduğu Şaşal Su Fabrikası’nın açılışı için hazırlıklar devam ediyor. İzDoğa’nın Ekim 2022’de İZSU’dan kiraladığı Şaşal kaynağı, 10 ay gibi kısa bir sürede son teknolojilerle donatılmış bir su fabrikasına kavuştu. 2011’den bu yana atıl durumda olan eski fabrikanın binalarında kapsamlı bir tadilat çalışması yapıldı. Son nesil pet ve cam şişe dolum makineleri satın alınarak Şaşal Su Fabrikası yeniden kuruldu. Deneme dolumlarının başladığı su fabrikası çok yakında Saşal Su’yu yeniden Türkiye ile buluşturacak.
“Gurur verici”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Şaşal’ın İzmir’e geri döndüğünü belirterek “Şaşal suyu 100 yıllık bir Cumhuriyet projesidir. 1930’lu yıllarda ilk paketlemesi yapılan fabrikayı çok yakında tekrar açıyoruz. Bu ekonomik krizde İzmir’den yükselen bir kale daha dikiyoruz. Çünkü her fabrika bir kaledir, biliyoruz” dedi. İzmirliler için Şaşal suyun ayrı bir önemi olduğuna dikkat çeken Başkan Soyer, “Şaşal deyince İzmirlinin çok heyecanlandığını olduğunu biliyorum. Şaşal markasını, ismini tekrar İzmirlilerle buluşturmak bu yüzden çok gurur verici” diye konuştu.
Test süreçleri tamamlandı
Fabrikada hijyenik koşullarda sürdürülen şişeleme üç adımdan oluşuyor. Öncelikle Şaşal su, kaynağından depoya geliyor. Depoda toplanan su, filtre cihazına iletiliyor ve ozonla zenginleştirilmiş hava ile sterilize ediliyor. Ardından dolum cihazına alınarak şişelere dolduruluyor. Fabrikadaki tüm bu süreçle ilgili gerekli tetkikler ve test süreçleri tamamlandı.
Şişeleme süreci sırasında ve sonrasında suyun kalitesi, şişe hattının işleyişi, şişelerin temizlenmesi, kapak kapatma, etiketleme ve son olarak paketleme gibi birçok işlem test edildi. Deneme dolumları başarıyla yapıldı. Tesisin içinde bulunan laboratuvarda ise kalite standartlarına uygun aralıklarla sudan numune alınarak düzenli olarak testler yapılıyor.
İLK ETAPTA CAM ŞİŞE ÜRETİLECEK
Şaşal suyu kaynağının saniyede 4 litrelik su kapasitesi bulunuyor. Fabrikada ilk etapta cam şişeleme yapılacak, ardından ise pet şişelere dolum yapılmaya başlanacak. Yakın bir tarihte açılması planlanan fabrikada, ilk olarak 750 ml ve 330 ml’lik cam şişelerin imalatı yapılacak. Pet şişe hattındaki yapım çalışmalarının tamamlanmasıyla 0,5 litre, 1,5 litre ve 5 litrelik pet şişelerin dolumu gerçekleştirilecek.
TARİHİ 1926’YA GİDİYOR
Şaşal suyunun İzmir’in kullanımına açılması, 1926’da dönemin valisi Kazım Dirik’in projesi olarak hayata geçirildi. Memurlar Kooperatifi tarafından 1932 yılından itibaren damacanalarla şehre taşındı. 1945’te Şaşal suyunu mühürlü damacanalar ve şişeler içinde satma hakkı, İzmir Çocuk Esirgeme Kurumu’na devredildi. Menderes ilçesi Şaşal Köyü sınırlarında Tahtalı Barajı Havzası orta mesafeli koruma alanı içerisinde kalan kaynak suyu için, İzmir İl Özel İdaresi tarafından 12 Eylül 1983 tarihinde Kaynak Suyu ve Şişeleme Tesisi ruhsatı alındı. Kaynak suyunun satışı İzmir İl Özel İdaresi tarafından cam şişelerde yapıldı. Zaman içinde bu ürün ve marka arasında bir özdeşleşme oluştu ve İzmirliler tarafından şişeyle satılan tüm sulara “Şaşal’ denilmeye başlandı.
2002’DE ÜRETİME SON VERMİŞTİ
1984’te Pınar markası tarafından kiralanan tesiste üretilen sular doğal kaynak suyu olarak Türkiye piyasasında yer aldı. Marka, Şaşal kaynağında 8 Kasım 2002’de üretime son verdi. 2011 yılının Mart ayında Büyükşehir Belediyesi Yasası ile kendi sınırları içerisinde kalan kaynakları işletme yetkisini Özel İdare’den isteyen İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü, kent genelinde Şaşal’ın da dâhil olduğu yedi kaynak suyu için İzmir 1. İdare Mahkemesi’nde dava açtı ve Şaşal suyunun işletme hakkını elde etti. İZSU Genel Kurulu’nun Eylül 2022’de aldığı kararla, Menderes Şaşal Kaynak Suyu ve Şişeleme Tesisi 25 yıllığına işletilmek üzere İzmir Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden İZDOĞA’ya kiralandı. Uzun bir süre atıl olan Kaynak Suyu ve Şişeleme Tesisi’nin İZDOĞA tarafından kiralanmasının ardından, yenileme çalışmaları yapıldı.
İzmir Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü tekvandocusu Esra Akbulak, Çin’de düzenlenen 31’inci Dünya Üniversite Yaz Oyunları’nda eli kırılmasına rağmen bronz madalyanın sahibi oldu.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in İzmir’i spor kenti yapma vizyonu doğrultusunda hayata geçirilen çalışmalar meyvelerini vermeye devam ediyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü tekvandocusu Esra Akbulak, Dünya Üniversite Yaz Oyunları’nda bronz madalyanın sahibi oldu. Çin Halk Cumhuriyeti’nin Chengdu kentinde 28 Temmuz’da başlayan 31’inci Dünya Üniversite Yaz Oyunları’nda +73 kiloda tatamiye çıkan Esra Akbulak, ilk turda Hindistan’dan Himanshi Antil’i 2-0, çeyrek finalde Polonyalı AleksandraKowalczuk’u 2-1 yenerek adını son dörde yazdırdı. Yarı finalde eki kırılan İzmirli sporcu, müsabakaya yine de devam etti ve İranlı AnahitaTavakoli’ye 2-1 kaybederek üçüncülüğü elde etti.
Dünya Üniversite Yaz Oyunları’ndan madalya ile dönmenin mutluluğunu yaşadığını belirten Esra Akbulak, “Çin’deki bu önemli organizasyon benim için çok iyi bir deneyim oldu. Yarı final maçında elim kırıldı ve motivasyonumu kaybettim. Ancak buna rağmen bronz madalya ile dönmenin haklı gururunu yaşıyorum. Bana destek olan herkese çok teşekkür ediyorum” dedi.