Muhtar Yusuf Demir, ‘Neden?’ sorusunu ise şöyle yanıtlıyor.14 senedir mahalle muhtarıyım. 14 sene önceki mahalleyle, şimdiki mahalle arasında çok fark var. Mahallemiz Bulgaristan’dan göç edenlerin kurduğu, eski bir mahalledir. Esnafıyla, komşuluk ilişkileriyle Bursa’nın en şirin mahallelerinden biriydi. Şuan mahallemde 3 bin kayıtlı Suriyeli vatandaş var. Mahallede esnafın yüzde 95’i Suriyeli kişiler.Yerli esnaf ve vatandaşlar mahallede maalesef kalmadı. Suriyeli vatandaşlarla olan kültürel farklılıklardan dolayı, evlerini satarak başka mahallelere gittiler!’

BİRLİK ve BERABERLİK MESAJLARI

Şimdi bir de İzmir’in burnundaki bir ilçeye, örneğin Seferihisar’a gidelim!

Önceki gün Seferihisar Belediye Meclisi Aralık ayı olağan gündemiyle toplandı.

Aralık ayı gündeminin görüşüldüğü toplantıda AKP Grubu adına konuşan Ümit Cingöz, Başkan Aydın’ın sık sık dile getirdiği ‘Seferihisar için iş birliği!’ çağrısına vurgu yaparken, mezarlık ziyaret saatleri sorununun çözüm haberini verdi.Vali ve Kaymakam ile görüşmelerin yapıldığını ve gerekli önlemlerin alınarak, ziyaretlerin belli saatleri içinde sınırlı kalmayacağının sağlandığını belirtti.Ümit Cingöz ‘Görev süremiz tamamlanana kadar, birlikte yapabileceğimiz nerede ne varsa harekete geçelim!’ ifadesini kullandı.

Belediye Başkanı İsmail Yetişkin, özellikle altyapı çalışmaları sonrasında yaşanan bozuk yol sorununa değinerek, ‘Altyapısı bitmeyen yerlere tekrar tekrar girmek istemiyoruz. Çünkü kilit taş hakikaten çok pahalı. Sadece taşı döşemesinin m2’si malzeme hariç 60-65TL ye ulaştı. Bunun için yavaş yavaş olsun, bir kerede olsun istiyoruz, kurumlar arasında organizasyon sağlamaya çalışıyoruz. Tedaş’a kazı izni verdiysek arkasından, ‘Telekom ve bunun gibi kurumları çağırıyoruz, diyoruz ki bakın o sokağa kazı izni verdik size de verelim.!’Eş güdümlü yaptırmaya çalışıyoruz ama tabi ki aksaklıklar oluyor.

Okul yolları özellikle, şimdi bildiğim kadarıyla Asil Nadir Lisesi’nin olduğu sokağa İZSU girdi, doğalgaz bitti. Onun için telaş edilecek bir durum yok yavaş yavaş yapmaya çalışıyoruz. Sizlerden istediğimiz yardıma gelince de Sanayi Kavşağı için vatandaşın orada oluşan bir sıkıntısı var. Biz planlarda değişiklik yapmamız gerekiyorsa yapalım’ sözleriyle kurumlardan kaynaklı aksaklıklara vurgu yaptı.Foça’da ailem tarlalarını işler, tarım yapar, kış aylarında da zeytin toplama faslına geçilirdi.O zeytin ağacı da bir sene çok olur, bir sene dinlendirirdi kendini.Önce dip kuruları toplanır, el harçlığı-pazar parası çıkarıldı.Daha sonra yemeklik zeytin, daha sonra da yağlık zeytin toplanırdı.Bazı aileler zeytinden sabun da yaptırırdı.

O zeytine çok kızardım o günlerde,Ocak ayazında parmaklar donar zeytin toplamaktan.Yere eğilsen oturamazsın buz gibi.Bazen hınçlanırdım, çocuk aklımla zeytinlerin üzerine basar, toprağa gömerdim.

Bu sebepten kafama baston yediğim de çok olmuştur.Toplanan zeytinler önce kuleye konur, sonra da komşumuz rahmetli Küçük Ali’nin eşeğiyle çarşıdaki eve taşınırdı. Küçük Ali eşeğine bizi bindirmediği için düşman kabul ederdik onu.Allah rahmet eylesin çok kahrımızı çekmişti.Ailece yaptığımız kahvaltılarda zeytin ve zeytinyağı önemli bir yer tutardı.İlk aldığımız ders; kahvaltıda bir zeytin tanesini üç ayrı lokmada yemekti.

Anlayamazdım!Ambarlar küplerle zeytin doluyken, neden bir zeytini 3 hamlede yemem gerekiyor?’, diye düşünürdüm.Dedemi rahmetle anıyorum.HüseyinAğa,Bunu bulamayanlar da var! Ne savaşlar verildi bu topraklarda bir çuval una… Bir tepsi böreğe tarlalar satıldı. Yarın ne olacağı bilinmez hesaplı olun!’ derdi.

Dedem ileri görüşlüymüş.Önce komşularımız merkeze göçtü,  ardından da bizimkiler. En sonunda da bu diyarlardan göçtüler.O savaşların devam ettiğini yıllar sonra anladık. Savaş fiilen yoktu ama ekonomik savaş vardı.

Aileler büyümüştü. Mallar bölünmeye başladı. Tarlalar kat karşılığında konuta dönüşmeye başladı.Üç ev inşaatı yapana, bir ev mal sahibine,neyse ki bir çuval una, bir tepsi böreğe gitmemişti evler.Ve geride kalan mallarımızı nispeten de olsa değerlendirdik.Foça’da imar planı yapıldığını o yıllarda gördük.O dönem yapılan planlama, günümüz Foça’sının ihtiyacına cevap veriyor mu?İmar Planında sonradan yapılan revizyonlar, düzenlemeler, eklemeler.Sen Foçalı olarak haklarını aramazsan, elin insanı da gelir seni planlar!’Seni yataydan dikey hale getirir, diken üstünde durursun!Foça’da iş sahaları açılmayınca; Gençlerimiz başka şehirlere göç etmek zorunda kaldılar.

Bir zamanlar Foça’da balıkçılık vs yapmayı tercih etmeyen gençlerimiz; Fransa veya Norveç gibi ülkelere giderdi.

Club Med kapanınca, yurtdışı kapısı da kapandı!Turizm hüviyetimiz banliyö hüviyetine dönüştü.Belediyede ya da Büyükşehir’de işe girenler paçayı kurtardı.Geriye kalanlar ne olacak, canım onlar da başlarının çaresine bakacaklar artık.

Zeytini anlatıyorduk.Foça’da bir zamanlar zeytin üretirken, artık zeytinin de ne olduğunu unuttuk!

Allah’tan birkaç girişimci arkadaşımız var da kısmen de olsa üretim devam ediyor. Foça Karası da vatanına döndü ama sembolik olmaktan öte gidemedi. Kent ekonomisine beklenen katkıyı sağlamadı.  Sağlık olsun!Efkâr bastığında bir iki kadeh parlatıyoruz, üretenlerin ellerine sağlık!

Balık bile terk etti Foça’yı! Çiftlik çipurası, levreği yer olduk.

Başka açıdan bakarsak, en azından üretiyorlar;  geri kalanlar da mirasını yemekle meşgul Foça’nın.’

MUTFAKTA BULUŞUYORLAR

Bornova Belediyesi’nin düzenlediği mutfak atölyeleri devam ediyor. Turşudan zeytine, hamur işlerinden tatlılara kadar birçok dalda düzenlenen eğitimler belirtildiğine göre yoğun ilgi görüyor. Özellikle kadınlara yönelik hazırlanan atölyelere katılanlar son olarak turunç reçeli yapım atölyesinde buluştu. Bornova Belediye Başkanı Dr. Mustafa İduğ, ‘’Çalışmalarımızda hedefimiz hem doğal ve sağlıklı gıdaya erişimi sağlamak hem de hanımlarımızın ev bütçesine katkı koymasına destek olmak’’ dedi.

HÜSEYİN YANGIR ADI VERİLMELİ

İGC Basın Ligi Hüseyin Yangır 2022 Sezonu tamamlandı ve kupanın sahibi TSYD takımı oldu.

Centilmenlik ve dostluk anlayışı ile geçen turnuvada ikinciliği Yenigün Spor, üçüncülüğü ise Turkuvaz Medya Grubu aldı.Verilen bilgiye göre,İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu Başkanı Dilek Gappi’nin başlama vuruşunun ardından Konak Belediyesi ile Bornova Belediyesi’nin dostluk karşılaşması yapılacak.

Dostluk karşılaşmasında Bornova Belediye Başkanı Mustafa İduğ ve Konak Belediye Başkanı Abdül Batur da oynayacak.Turnuvaya 16 takım katıldı. 32 resmi karşılaşmada 333 gol atıldı.

Bu bilgiyi neden verdim?HüseyinYangır’ adına yapılan TSYD kupasında, biraz bu meslektaşım ve hemşehrimden söz etmek istiyorum.Rahmetli Hüseyin gibi rahmetli eşi Nurten Yangır da benim ilkokulda sınıf arkadaşımdı.

Hüseyin Yangır Bornova Gençlik’te kalecilik yaptı. Mesleğe de benim gibi Demokrat İzmir Gazetesi’nde spor yazarı olarak başladı, spor yazarı olarak ömrünü tamamladı.

Sanıyorum, onun kadar ansiklopedik spor bilgisi olan Türkiye’de çok az kişi vardır.

Hüseyin Yangır’ın adı Bornova’da bir parkta ya da sokakta mutlaka yaşatılmalıdır.

Benden sonra Bornovalı ikinci gazetecidir.HüseyinYangır kadar ‘hasta Bornovalı’ çok azdır.Mutlaka ve mutlaka adı yaşatılmalıdır.Ama bunu kim yapacak?Bornova’yı ve öz Bornovalıları bilmeyen, tanımayanlar mı?HüseyinYangır, hakkında kitap yazılacak kadar önemli bir kişiliktir.Rahmetleanıyorum.Bornova’da bir kulübe sahibi bile olamayan Hüseyin Yangır, bir kooperatif sayesinde Karşıyaka’da başını sokacak bir küçük daire sahibi olabilmişti.Göztepe’ taraftarı idi iki oğlu ‘fanatik Karşıyakalı!’İzmirspor’un ise kayıtlı üyesi idi.Altay muhabirliği de yapıyordu.Nurlarda yatsın,Yürekten söylüyorum, ‘Hüseyin Yangır’ gibi tanıyan herkes tarafından sevilen, sayılan Gerçek Gazeteci sayısı parmakla sayılacak kadar azdır.Tam bir emekçi idi.Nurlarda yatsın…